- başını tərpətmək
- 【動】首を振る、 首を横に振る[クビヲフル、 クビヲヨコニフル]
Divan üzvləri başlarını tərpətməklə öz razılıqlarını bildirirdilər. — ディーワーンのメンバーは、 首を振ることで同意を示したものだった。
Azərbaycanca — Yaponca Lüğət. 2011.
Divan üzvləri başlarını tərpətməklə öz razılıqlarını bildirirdilər. — ディーワーンのメンバーは、 首を振ることで同意を示したものだった。
Azərbaycanca — Yaponca Lüğət. 2011.
Basini-Gazzi — Double barrelled surnames, usually created following a marriage between two families, have no overall meaning as a unit, but the separate parts have their own history and derivation. In this instance, both names are of Italian origin, Italy being … Surnames reference
başını alamamak — (bir şeyden) bir şeyden kurtulamamak Dertten başını alamıyor … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını belaya sokmak — birini, kötü sonuçlar verecek bir duruma itmek Çekil git buradan, başını belaya sokma. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını duman almak — 1) sis kaplamak, sis bürümek Duman almış dağların başını. Halk türküsü 2) efkârlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını kaşımaya (veya kaşıyacak) vakti olmamak — arada en ufak başka bir iş yapamayacak kadar sıkışık durumda bulunmak Büyük babanın artık başını kaşıyacak vakti yoktur. Kâh çocukları kırda oynamaya götürüyor, kâh onlara ocakbaşında masallar söylüyor. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını yemek — 1) (birinin) yok olmasına sebep olmak Bütün kahramanlığına karşın sonunda başını yiyen de işte halkın bu küçük görüşü olur. H. Taner 2) (birinin) güç duruma düşmesine yol açmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu cebinden eksik etmez — iş başına deneyimsiz yönetici getirenler, ondan kaynaklanan sıkıntı ve zararları çekmeye hazır olmalıdırlar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını ağrıtmak — 1) gereksiz sözlerle birini bunaltmak 2) bir iş için birini tedirgin etmek, uğraştırmak İkide bir ah Çingeneler vah Çingeneler diye gelip böyle başımı ağrıtma. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını alıp gitmek — izin almadan ve gideceği yeri bildirmeden gitmek, savuşmak O, dönüşümü sabırsızlıkla beklerken bir kâğıt bırakır, başımı alıp giderdim. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını ateşlere yakmak — başına büyük bir dert almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını bağlamak — 1) başına örtü vb. bağlamak 2) birini nişanlamak veya evlendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük